Yerel Tarih 2010 St by NİŞANCIK
   
 
  Şeker Fabrikası havuzunun ejderhası,
25–31 Mayıs tarihleri arasını istirahatla geçirdim. Buna nedende, 24 Mayıs Pazar günü akşamı evde televizyon izlerken şekere bağlı "üre değeri"min ani yükselmesi sonucu oldu. Bundan dolayı işyerimden bir hafta ayrı kaldım ve "evde ilk üç gün yatmak zorunda kaldım". İşte o günün ikinci günü yani Salı günü son dönemde eş zamanlı olarak çalışmalarını yaptığım iki yeni kitap nedeni ile İnternet'te yaptığım "sörf" beni yeni kaynaklarla buluşturdu.
Kitaplardan birinin adı "Sakarya Esnaflık Tarihi". Diğeri "Beyaz Altın Fabrikasının Dünü-Bugünü: Adapazarı Şeker Fabrikası Tarihi". Birincisi üzerinde 2007'den bu yana çalıştığım bir kitap. Konumuz o değil. Konumuz diğeri üzerine. Yani "Beyaz Altın Fabrikasının Dünü-Bugünü: Adapazarı Şeker Fabrikası Tarihi" ile ilgili çalışma ile ilgili. Nette Şeker Fabrikası yazınca yaklaşık 107 bin linkle karşılaşıyorsunuz.
Bunun nedeni son dönemde "fabrikaya gösterilen yoğun ilgi". Benim işim ve ilgim "son dönemin merakı" değil, tarihi. Benim işim; "Anadolu'nun genç şehrini ayağa kaldıran tarihinin misyonu", benim işim "Yerel tarihe sağladığı katkı ve zenginliğin araştırması".
Uzatmayalım."perweb.firat.edu.tr/personel/yayinlar/fua_155/155_3559.doc" adresli sitede Elazığ Fırat Üniversitesi Grafik Bölümü Program Başkanı Dr. Tamer KAVURAN tarafından kaleme alınan "Elazığ Güzel Sanatlar Kültürü" başlıklı makaleyi okumaya başladım. Makale Elazığ'dan yetişen Güzel Sanatlar Sanatçıları'nın biyografi ve eserlerinden örnekleri konu almış. Makale içinde adı geçenlerden Nurettin Orhan, 1929 Harput doğumlu ve Resim Öğretmeni. Onu, benimle buluşturan su satırlar oldu "1926'da Harput'ta doğmuşum. Leylaklar açarken diyorlar. Dördüncü sınıfa kadar orada okudum. Okul temsillerinde sahne dekorlarına çok yardım ederdim. Resim yapardım beğenirlerdi. Öğretmenler beni çok severdi. Beşinci sınıfı Elazığ'da okudum. Ortaokulda öğretmenim Kenan Bey bana tatilde resimler yaptırttı. Bu resimleri çerçeveleyip yeni açılan lisemizin duvarlarına astı. O zaman benim numaram 50 idi. Bütün okul resimlerin önünde durup uzun-uzun inceleyip beni parmak ile gösteriyorlardı. Numaramla hatırlanıp bunu 50 yapmış derlerdi. Bu bana (beğenilmek) gurur veriyor ve seviniyordum. Ortaokulu Mezra Ortaokulunda okudum. Liseyi Elazığ'da bitirdim. 1943 yılında lisedeyken okul müdürümüz Mustafa Dayıoğlu müsamere düzenlemişti, dekorlarını ben yaptım o dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, yaptığım dekoru çok beğendi. Liseyi bitirdikten sonra askerlik görevimi yapmak için müracaat ettim. Gelibolu'ya verdiler. Orada bölük komutanımız Aziz Eren elimde, tebeşirden yaptığım heykelciği gördü. Benim eşimin heykelini yapar mısın dedi. Bir top çamur alıp dediği yere gittim. Bir iskemlenin üzerine çamuru yerleştirdim. Bir iki gün uğraştıktan sonra büst tamamlandı. Çok beğenildi. Ardan 5–6 sene geçmişti. Galatasaray Lisesinde Ressam Elif Naci'nin sergisinde tekrar karşılaştık. Bu benim için unutamadığım bir hatıradır. Bir iş, bir şeyler yapıp başkasını sevindirmek beni de sevindirir. Galatasaray Lisesinde Şükrü isimli bir öğretmene yardımcılık yaptım. Bu sırada bir öğrencimizin velisinin Maarifte çalıştığını öğrendim, durumumu anlattım. Beni Adapazarı Resim-İş Öğretmenliğine tayin ettirdi(29 Mart 1955). Beş yıl orada çalıştım. Çalıştığım sırada Okul Müdürünün Mühendis oğlu bana Şeker Fabrikasında iş buldu. Şeker Fabrikasının sinema salonunun duvarlarını süsledim Bahçesindeki dans pistinde iki havuz yaptım. Birisinin içinden çıkan ejderha göğsünü diğer havuza dayayarak başını dans pistine çeviriyor. Dilinden su fışkırıyor, gözlerinde ışık saçıyordu Adapazarı'nda iken birçok heykel yaptım. Bunlarda bir tanesi de Adapazarı Ortaokulunun balkonundaki çimento heykeldir. Normal insan büyüklüğündeki bu heykel çimentodandır. O heykeli çok getirmek istedim ama Adapazarı'ndan getirebildiğim sadece iki mermer büsttür".
Daha uzun ancak bizi bu kadarı ilgilendiriyor.
Beni bu yazıyı yazmaya itende "Şeker Fabrikası'nın havuzunun dilinden su saçıp gözünden ışık saçan ejderhası" ve "Atatürk Ortaokulu'nun balkonundaki heykel". Bugün bunların neden olmadığını ya da nereye götürüldüğü değil de; bu güzellikleri görememenin üzüntüsünü sorarım, sizlere…
 
Kültür Sanat haberleri
Tiyato haberleri
Yerel Tarih Haberleri
Sinema haberleri Yerel Yönetim haberleri
 
Bugün 3 ziyaretçi (16 klik) kişi burdaydı!
St by NİŞANCIK Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol